7 Mayıs 1947 yılında dünyaya geldi. Ailenin ilk çocuğu, biri kız biri erkek ikiz iki kardeşi var. Babası Enver İLERİ, Bilecik-Gölpazarlı, Ankara Hukuk Fakültesinden mezun, Hakim. Annesi Nezahat İLERİ İstanbullu, İstanbul Erenköy kız lisesi mezunu, sonra Almanca Öğretmenliği eğitimi alıyor, lisede Almanca Öğretmeni. O zamanlar eş durumu tayini olmadığından babayı Balıkesir İvrindi ilçesine hakim olarak anneyi de, Bursa Kız Lisesine Almanca Öğretmeni olarak tayin ediyorlar. Bu nedenle Arif Bursa’da doğmuş, baba tatillerde evine gelebiliyor. Yıllarca birlikte tayin için yazışıyorlar ve baba Ağır Ceza Reisi, anne Almanca öğretmeni olarak ikisi birlikte Niğde’ye tayin oluyorlar. Arif Niğde Lisesi mezunu ve dereceyle mezun oluyor. Üniversite sınavlarında İTÜ İnşaat, ODTÜ Mimarlık ve Şehir Planlama Bölümlerini kazanıyor ve kayıt yaptırarak bir süre derslere katılıyor. Liseden sınıf arkadaşının önerisiyle yurt dışı sınavlarına birlikte giriyorlar ve Arif, Ulaştırma Bakanlığının sağladığı bursla ABD ye gidiyor. 1 yıl New York ta İngilizce eğitiminin ardından, University of California at Berkeley de Makine Mühendisliği eğitimine başlıyor. 4 yılın ardından ek bursla Oregon State University’ de Master ve Doktora Eğitimlerini tamamlıyor. Üniversitedeyken NASA tarafından istenen, yörünge ile ilgili bir projede çalışıyor.

Amerika’ya ilk gidişinde, okul ve kitapların ücreti burs veren tarafından karşılanıyor, ancak yurt ve yaşam için yaklaşık 155 dolar veriliyor, o yıllarda ailesi çok istediği halde Türkiye’den ailesinin para göndermesi mümkün değil çünkü kanunen yasak. Sürekli para biriktirmeye çalışıyor.

Gezmeyi çok sevdiği için her tatilde Amerika’nın çoğu yerini geziyor. Günde 1 muz gibi yiyeceğe az para harcayarak  ve şehirlerarasını otobüsle, ancak şehir içlerini tamamen yürüyerek geziyor.

Bu arada, kayıtlı olmayan bir de rekoru var.

Berkeley’de iken bir yaz tatili boyunca yurtta kalarak, her gün sabah erkenden mesai yapar gibi Berkeley Üniversite Kütüphanesine gidiyor. Kim bilir kaç katlı kütüphanede en alt kattan başlayarak her konudaki tüm kitapları yerinden eline alarak, kiminin ilgi çeken kısımlarını, bazılarının ön sözlerini okuyarak yaklaşık 3 ayda bu işlemi sürdürüyor ve tüm kitapları bitiriyor.

Amerika da kaldığı 11 yıl boyunca 1 kez Türkiye’ ye gelebiliyor.

Annesi o dönemi, çektikleri özlemi ve oğullarını ne kadar merak ettiklerini şöyle anlatmıştı.

Telefonla haberleşme olmadığından sadece mektuplaşabiliyorlar. Heyecanla mektup geliyor, sevinçle okuyorlar ancak Amerika’dan mektup o kadar yavaş geliyor ki, mektubun üzerindeki tarih neredeyse 1 ay öncesi, acaba bu arada nasıl, ne yapıyor, nerede olduğunu merak ediyorlar.

Türkiye’ye dönünce mecburi hizmet nedeniyle Ulaştırma Bakanlığında çalışmaya başlıyor. Ancak verilen işler yazışma ağırlıklı olduğundan, hem çevresi hem de kendisi Üniversitede çalışmasının daha iyi olacağını düşündüğünden ODTÜ’ye başvuruyor. Bursun aktarılması kabul ediliyor. ODTÜ Makine Mühendisliğinden öğretim üyesi arkadaşları Ömer Göksel ve Alp Esin ODTÜ  Gaziantep ten övgüyle söz ediyorlar, Makine Mühendisliği Bölümü’ nün yeni kurulmakta olduğunu orada desteğe ihtiyaçları olduğunu ve gidip görmesini tavsiye ediyorlar. Böylece Arif Gaziantep ODTÜ’de Makine Mühendisliği Bölümü’nde çalışmaya başlıyor.

Aynı yıl eşi Gülbin İLERİ ile Ankara’da tanışıyorlar. Eşi TED Ankara Koleji ve sonra Hacettepe Üniversitesi Matematik Bölümünden mezun ve Ankara Kolejinde Matematik öğretmenliği yapıyor. 1977 yılında evleniyorlar ve 8 Ağustos 1978’de kızları Birim Ankara’da dünyaya geliyor ve Gaziantep’e yerleşiyorlar.

Gaziantep’i, üniversiteyi ve Lojmanı o kadar çok seviyorlar ki bir-iki sene için gitmelerine rağmen 7 yıl orada kalıyorlar.

Arif 1985 yılında Ankara ODTÜ Makine Mühendisliği’ne geri dönüyor. 1988 yılında Doçent unvanını, 1997 yılında da Profesör unvanını alıyor. Öğretim Üyeliği süresince yayımlanmış onlarca yayını var. Başlıca uzmanlığı Termodinamik ve Soğutma Sistemleri. Türk Isı Bilimi ve Tekniği Derneği (TIBTD) yönetim kurulunda çalışmaları var. “Systems for Heating and Thermal Power Generation” adında yayınlanmış bir de kitabı var.

1999 yılında kızı Birim ODTÜ Kimya Bölümü’nden mezun oluyor. ODTÜ’nün o yılki mezuniyet töreninde baba-kız birlikte cübbelerini giyiyorlar.

Arif çok zeki, derya gibi, çok dolu, iyi yetişmiş aynı zamanda da merhametli, sevgi dolu ve çok iyi kalpli biriydi. Onu 17 Ağustos 1999 da çok erken kaybettik. Çok üzüntülü günler yaşadık.

Şimdi eşi Gülbin İleri, kızları Birim İleri Uğur ve eşi Turgay Uğur, torunları Damla ve Defne Ankara’da yaşıyorlar. Her gün akıllarında ve kalplerinde sevgiyle ve özlemle onu anarak…

Arif’in ofisinde vazgeçilmezi yeşil ambalajlı okaliptüs şekeri mutlaka bulunurdu. Odasına gelen herkese bu şekerden ikram ederdi.

Bu arada Birim’in ismini de Arif koydu, bir tanemiz anlamında ancak Arif ‘in derslerde, sınavlarda “birim”e ne kadar önem verdiğini öğrencileri çok iyi bilir.